Fransa, muhteşem sanat eserleri, romantik âşıkların buluşma noktası olan şirin kasabaları, tarihi yapıları ve sizi her adımda bambaşka güzelliklere sürükleyen daracık sokaklarıyla muazzam bir turizm destinasyonu. Yaz ve bahar aylarında kalabalıklaşan göz alıcı plajları, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan tarihi ve kültürel eserleri, tabloyu andıran manzaralarıyla ünlü nefis bağları ve leziz şaraplarıyla hayranlık uyandıran bu ülke, Avrupa seyahatlerinin vazgeçilmez rotaları arasında. Her yıl dünyanın dört bir yanından gelen milyonlarca turisti ağırlayan bu etkileyici ülke, buram buram romantizm kokan atmosferiyle nefes kesiyor.
Fransa’da Görmeniz Gereken 15 Yer
Eyfel Kulesi
Âşıklar şehri Paris’in ve Fransa’nın sembolü haline gelen Eyfel Kulesi, ülkenin en popüler turistik yapılarından biri. 320 metrelik yüksekliğiyle görkemli bir görüntü oluşturan bu yapı, tüm şehri görebileceğiniz muhteşem manzarasıyla ünlü. Bu manzarayı izlemek ise o kadar kolay değil. Zira kulenin seyir terasına çıkmak için saatlerce süren bir kuyruk beklemek zorunda kalabilirsiniz. Paris keşfinize renk katacak Paris otelleri avantajlı fiyatlarla Turna’da!
Louvre Müzesi
Yolu Paris’e düşen turistlerin uğrak adreslerinden biri olan Louvre Müzesi; Mona Lisa ve Venus de Milo gibi dünyaca ünlü eserlere ev sahipliği yapıyor. 35 binden fazla eserin sergilendiği bu devasa müzenin tamamını gezmek içinse yaklaşık üç gün gerekiyor. Dünyanın en önemli müzeleri arasında kabul edilen Louvre’ye gittiğinizde, müzeye 1980 yılında eklenen 21 metre yüksekliğindeki cam piramit önünde poz vermeyi de ihmal etmeyin.
Fransız Rivierası
Saint-Tropez, Nice, Monaco, Antibes , Menton ve Cannes gibi birbirinden eşsiz sahil beldeleriyle anılan Fransız Rivierası, Akdeniz’in en gözde tatil adreslerinden biri. Göz kamaştıran güzellikteki doğası, masmavi suları ve tertemiz havasıyla ülkenin en renkli ve hareketli noktalarından olan bu bölge, ülkenin mutlaka görülmesi gereken yerlerinden.
Colmar
Çevresini saran kanallar yüzünden ‘Küçük Venedik’ olarak da anılan Colmar, Fransa’nın şirin ve sakin kasabalarından biri. Masal diyarlarını andıran büyüleyici görünümüyle romantik bir seyahat için oldukça ideal bir adres olan Colmar, Alsace Şarap Yolu üzerinde bulunuyor. Ülkenin şarap başkentleri arasında yer alan bu kasaba, ilginç mimarisi ve huzur dolu atmosferiyle Fransa’nın sevilen yerleşim yerlerinden.
Colmar hakkında daha kapsamlı bir rehber arıyorsanız, Colmar Gezilecek Yerler içeriğimize göz atmayı unutmayın.
Mont Saint-Michel
Ülkenin kuzeybatı bölümünde yer alan Mont Saint-Michel, Manche şehri sınırlarında bulunuyor. Sivri bir kaya kütlesi üzerinde duran görkemli bir katedrale de ev sahipliği yapan bu yerleşim yeri, çevresinde oluşan dev gelgitlerin etkisiyle bir ada haline gelmiş. Suların çekildiği dönemlerde dev bir bataklığı andıran Mont Saint-Michel, birçok bilim adamı tarafından dünyanın sekizinci harikası olarak kabul ediliyor.
Bu göz alıcı ülkeyi ve birbirinden harika güzelliklerini daha yakından tanımak için Fransa uçak bileti fırsatlarını değerlendirebilirsiniz.
Orsay Müzesi
Seine kıyısındaki eski tren garında yer alan Orsay, 1848 ila 1914 döneminin yıldızlarını tek çatı altında buluşturan, gezmesi rahat ve son derece keyifli bir müze olarak dikkat çekiyor. Monet, Degas, Renoir, Cezanne ve Van Gogh’un başyapıtlarını kronolojik akış içinde keşfetme imkanı sunuyor. Üstelik beşinci kattaki dev saat penceresinden Paris’e bakmak da Paris keşiflerinin güzelliğine güzellik katıyor. Online bilet almak, C girişini kullanmak ve en üst kattan aşağı inerek gezmek bu müzenin keşfini en konforlu şekilde tamamlama imkanı sağlıyor.
Turna.com üzerinden Fransa vizesi hakkında detaylı bilgilere de ulaşabilirsiniz!
Versay Sarayı
Fransa krallarının görkemli yaşamını günümüze taşıyan Versay Sarayı, Barok mimarinin en etkileyici örneklerinden biri olarak beğeni topluyor. XIV. Louis döneminde inşa edilen saray, 800 hektarlık alanı, düzenli bahçeleri ve ünlü Aynalar Galerisi’yle büyüleyici bir atmosfer sunuyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki yapı, Fransa tarihinin hem ihtişamını hem de dönüşümünü gözler önüne seriyor. Sabah erken saatlerde gidebilir, bahçeleri gezmek için online bilet alabilirsiniz.
Strazburg
Fransa’nın diplomasi başkenti olarak dikkat çeken Strazburg, Avrupa’nın tam kalbinde yer alıyor. Avrupa Konseyi, Avrupa Parlamentosu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi önemli kurumlara ev sahipliği yapan bu şehir, uluslararası ilişkilerin merkezleri arasında bulunuyor. Gotik mimarisiyle büyüleyen Strazburg Katedrali, kanal kenarındaki renkli evleri ve tarihi Petite France bölgesiyle de bu rota kesinlikle keşfetmeye değer.
Strazburg Gezilecek Yerler rehberimizi inceleyerek daha kapsamlı bir keşif planı yapabilirsiniz.
Marsilya
Akdeniz’in enerjisini en yoğun hissettiren şehirlerden biri olan Marsilya, Fransa’nın en eski yerleşim yerlerinden biri olarak keşfinizi bekliyor. 2600 yıllık geçmişiyle tarih, kültür ve denizi bir arada keşfetme imkanı sunuyor. Eski Liman’da gün batımını izleyebilir, balıkçı teknelerinin arasında dolaşırken taze deniz ürünlerinin tadına bakabilirsiniz. Şehrin simgelerinden Notre-Dame de la Garde Bazilikası’na çıkarak panoramik manzarayı izleyebilir, Le Panier mahallesinde sanat galerileriyle dolu sokaklarda kaybolabilirsiniz.
Notre Dame Katedrali
Paris’in tam kalbinde yükselen Notre Dame, Gotik mimarinin zarafetini yüzyıllardır taşımaya devam ediyor. 12. yüzyıldan bu yana şehrin simgelerinden biri olarak kabul gören katedral, etkileyici vitrayları, detaylı taş oyma süslemeleri ve 96 metrelik kulesiyle büyüleyici bir atmosfere ev sahipliği yapıyor. 2019’daki yangının ardından titizlikle restore edilen yapı, bugün hem mimari bir başyapıt hem de Paris’in ruhunu yansıtan en özel duraklardan biri olarak gezginleri ağırlıyor.
Lyon
Fransa’nın lezzet durağı olarak anılan Lyon, konuklarını hem tarihiyle hem de mutfak kültürüyle büyülüyor. Dünyaca ünlü şeflerin sanat eseri gibi tabaklar hazırladığı bu şehir, geleneksel Fransız mutfağını modern dokunuşlarla buluşturuyor. Vieux Lyon’un taş sokaklarında gezerken gotik mimarili yapılar, kukla müzeleri ve şirin kafeler keşfetme imkanı yakalanabiliyor.
Loire Vadisi
Fransa’nın Loire Vadisi, masalsı şatoları ve yemyeşil doğasıyla büyüleyici bir keşif deneyimi vadediyor. Şatolar Diyarı olarak anılan bölgede Chambord, Chenonceau ve Amboise gibi görkemli yapılar konumlanıyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki vadi, Loire Nehri boyunca uzanan bağları, köyleri ve tarihi kasabalarıyla her mevsim ayrı bir güzelliğe ev sahipliği yapıyor. Paris’ten yaklaşık 2,5 saatte ulaşabileceğiniz bu bölge, adeta bir açık hava müzesini anımsatıyor.
Annecy
Masalsı kanalları, pastel renkli evleri ve göl manzarasıyla Fransız Alpleri’nin Venedik’i olarak bilinen Annecy, doğa ve huzuru bir arada yaşama olanağı sunuyor. Göl kenarında yürüyüş yapabilir, eski şehrin taş sokaklarında butik kafelere uğrayabilir, Chateau d’Annecy’de bölgenin tarihine tanıklık edebilirsiniz. Yazın gölde yüzmek, kışın Alplerin eteklerinde kar manzarası izlemek uzun süre akıldan çıkmayacak bir deneyim.
Bordeaux
Güneybatı Fransa’nın zarif liman kenti Bordeaux, tarih, sanat ve şarap kültürünü ustalıkla birleştiriyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde kendine yer bulan bu şehir, nostaljik sokakları, zarif meydanları ve nehir kıyısındaki etkileyici mimarisiyle konuklarını büyülüyor. Dünyaca ünlü bağları sayesinde şarap tutkunlarının gözdesi olarak öne çıkan Bordeaux, aynı zamanda Grand Theatre gibi sanatsal yapılarıyla da beğeni topluyor.
Avignon
Fransa’nın güneyinde yer alan Avignon, Rhone Nehri kıyısındaki büyüleyici konumuyla dikkat çekiyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki şehir, Orta Çağ atmosferini koruyan sokakları ve ünlü Papalık Sarayı’yla konuklarını büyülüyor. Avignon Köprüsü, şehrin ikonik simgeleri arasında yer alıyor. Yaz aylarında düzenlenen Avignon Tiyatro Festivali, şehri sanatla buluşturuyor, kafeleri ve butik dükkanlarıyla da keyifli bir keşif rotası sunuyor.
Fransa’da 3 Günlük Gezi Rotası Önerisi
1. Gün: Paris
Sabah Eyfel Kulesi’nin seyir terasında şehri izleyerek güne başlayabilirsiniz. Ardından Louvre Müzesi’nde sanatın büyüsüne kapılıp, öğle saatlerinde Saint-Germain’de kruvasan ve taze kahveyle keyifli bir mola verebilirsiniz. ☕🥐 Seine Nehri kıyısında yürüyüş yapmak ve akşam alışveriş turuna çıkmak da bu özel şehirde mutlaka şans vermeniz gerekenler arasında. Daha kapsamlı bir keşif hayal ediyorsanız, Paris Turu: 72 Saatte Paris içeriğimize göz atabilirsiniz.
2. Gün: Versay & Mont Saint-Michel
Sabah erken saatte Versay Sarayı’na gidip bahçelerinde gezintiye çıkabilir, Aynalar Galerisi’nin büyüleyici atmosferinde tarihe dokunabilirsiniz. Ardından Normandiya’ya geçerek Mont Saint-Michel’in dar sokaklarında kaybolarak ve gün batımında eşsiz manzaralara tanıklık ederek günü sonlandırabilirsiniz. Bölgeye özgü tereyağlı kreplere mutlaka şans vermelisiniz.🥞🌅
Zengin bir gastronomi keşfi hayal ediyorsanız, Fransa Yemekleri: Damağınıza Kazınacak 15 Lezzet içeriğimize göz atmayı unutmayın.
3. Gün: Loire Vadisi & Bordeaux
Sabah Loire Vadisi’nde masalları anımsatan şatoları gezebilir, Chenonceau Şatosu’nda kısa bir mola verebilirsiniz. Ardından Bordeaux’ya geçip şarap bağlarında yerel tatları deneyimleyebilirsiniz. 🍇 Şehrin merkezinde yer alan butiklerde el yapımı hediyelikleri keşfedip akşam saatlerinde Garonne Nehri kıyısında romantik bir yürüyüşle Fransa maceranızı sonlandırabilirsiniz. 💫
1 Comment