Türkiye’de kış yaşanırken güney yarımküreye gitmek ve denizin güneşin tadını çıkarmak yıllardır hayalimdi, aynı zamanda samba ve caipirinha’nın başkenti diyebileceğimiz Rio de Janeiro, Acun Firarda zamanlarından beri en merak ettiğim şehirler listesindeydi. Bu sene planı gerçekleştirme imkânına sahip olduk ve biletlerimizi aldık, maceraya hazırdık. Turna.com üzerinden siz de uygun bilet alternatiflerini araştırabilirsiniz.
Türkiye’den sadece Sao Paulo’ya direk uçuş var. İstanbul’dan yaklaşık 12,5 saat süren uzun bir uçuş sonrası Sao Paulo’ya ulaşabiliyorsunuz. Biz Sao Paulo’da hem turistik anlamda bize hitap etmemesi, hem de güvenlik sıkıntısı olduğuyla ilgili uyarılar sebebiyle konaklamadık. Eğer sizin de planınız Rio de Janeiro’ya direkt gitmek ise Sao Paulo’ya ulaştıktan sonra iç hatlara geçerek yapacağınız bir buçuk saatlik uçak yolculuğu sizi bekliyor. Sao Paulo’da iki havaalanı var, Guarulhos (GRU) Havaalanı genellikle uluslararası uçuşların yapıldığı havaalanı ve THY’nin iniş yaptığı havaalanı, diğer havaalanı ise Congonhas (CGH). Eğer aktarma uçuşu yapacaksanız havaalanı kodlarına dikkat ederek biletinizi almayı unutmayın. Aynı zamanda aktarma aralığını da uzun bırakmanızı öneririm, çünkü Guarulhos Havaalanı oldukça büyük ve dış hatlardan iç hatlara geçerken terminal değiştirmek gerekiyor.
Bu yazımda şehirle ilgili genel bilgileri vermeye çalışacağım, bir sonraki Rio yazısında ise yeme/içme, konaklama, gezilecek yerler ve plajlar hakkında detaylı bilgiler olacak. Başlıyoruz.
Hava durumu
Biz 14 Şubat-21 Şubat tarihleri arasında oradaydık, 2016 karnavalının tam bitimine denk geliyor. Hava sıcaklığı 32 derece civarında ve nem oranı oldukça yüksek. Hava her gün istisnasız şu şekilde seyretti: Öğlen 12’ye kadar bulutlu, 12 ile akşamüstü 6 arası güneşli, akşam 6-8 arası iki dakika bile dışarıda durunca sırılsıklam olacak kadar yağışlı. Biz bu rutine alışarak, yağmurun geleceğine işaret eden bulutların belirmesi ve rüzgârın başlamasıyla birlikte kendimizi otele atıyorduk. Sabahları ise bulutlu havayı görünce gün boyunca kötü olacak diye düşünmüyorduk. Şubat ayında genelde hava bu şekildeymiş.
İletişim ve İngilizce sorunu
Brezilyanın resmi dili Portekizce. Portekizce bilince benzerliğinden dolayı İspanyolca da biliyor sayılıyorlar. Neredeyse hiç kimse İngilizce bilmiyor. Genel olarak insanlar hep yardımcı olmaya çalışsa da tek kelime bile İngilizce anlamayınca gerçekten iletişim ciddi sıkıntı oluyor. Tatilimizi olá (merhaba), uno (bir), gracias (teşekkürler) kelimeleriyle tamamladık. Bu kadar turist toplayan bir karnavala sahip olup nasıl İngilizce öğrenmediklerini çok anlayamasak da, gelen turistlerin birçoğunun İspanyolca bildiğine, o yüzden yerel halkın ve esnafın da İngilizce öğrenmeye çok ihtiyaç duymadıklarına kanaat getirdik.
İnternet erişimi
Tatil boyunca yolumuzu daha rahat bulabilmek için şehre varışımızla beraber SIM kartı arayışına girdik. Tim Visitor kartı alabileceğimizi düşünmüştük ama şehirde birden fazla Tim ofisine sormamıza rağmen bulamadık. Turistlere satılan SIM kart maalesef yok, bu da ufak bir not olsun. Onun dışında otellerde ve kafe/restoranların da birçoğunda kablosuz internet erişimi mevcut.
Güvenlik
Rio araştırmalarımda güvenlik ile ilgili çok fazla yazı okudum. Gittiğimiz dönem karnaval zamanı değildi, karnavalın tam bitiminde oradaydık. Muhtemelen karnaval zamanı yan kesiciler için de fırsat oluyor ve hırsızlık oranları artıyor. Biz şehrin turistik noktalarında hiç güvenlik kaygısı yaşamadık. Sahile giderken uyarıldığı şekilde yanımıza değerli hiçbir eşya almadık. Sahilde dakikada beş tane seyyar satıcı geziyor, önlem almak şart. Ancak arka sokaklara ya da mahallelere gitmemek lazım, biz birkaç kez yanlışlıkla otobüsle geçtik ve gerçekten tedirgin olduk. Favelaları (Brezilyadaki gecekondu mahallelere verilen isim) ise gezmeyi aklımızdan geçirmedik ama otobüsle özel yapılan turlarla fotoğraf çekmek amaçlı gidenler oluyor.
Para birimi ve döviz büroları
Para birimi olarak Real (BRL) kullanıyorlar ve Türk lirasına göre daha değersiz. 10 Real 7,5 TL ediyor. Hal böyle olunca Avrupa şehirlerine ya da Amerika’ya kıyasla tatil yapmak çok daha uygun. Yeme/içme, ulaşım masrafları İstanbul standartları gibi. Konaklama için ise otel standartları düşük, 4 yıldızlı oteller 2-3 yıldız ayarında ama 4-5 yıldız fiyatında. Döviz bürolarında ve ATM’lerde oldukça yüksek oranda komisyon alınıyor. Havaalanında mecburen biraz Real almak durumunda kaldık, tabii ki en kötü oran havaalanındaydı. O yüzden sadece o an ihtiyacınız kadar bozdurmanızı tavsiye ederim. Otellerde daha iyi oranda değişim yapılabiliyor.
Ulaşım ve toplu taşıma
Taksi fiyatları oldukça uygun, İstanbul ile başa baş denebilir. Taksicileri de İstanbul taksicilerine çok benziyor. Kısa mesafe diye beğenmeyip almıyor, aldığında en uzun yoldan dolaştırıyor. Tabii iyilerine de denk gelmedik değil, yine de taksici kaprisiyle uğraşmak istemediğimiz zamanlarda toplu taşımaya da yöneldik. Otobüs ve metroyu kullandık. Otobüsü sahil hattında (Lebnon-Ipanema-Copacabana) kullanmak oldukça pratik ve hızlı. Ücreti uzaklık bağımsız 3,80 Real ve şoföre ödeme yapılabiliyor. Ancak sahil hattı dışında ne zaman kullansak, biraz da bizim plansız olarak hattın rotasına bakmadan, gördüğümüz otobüse binmemizden kaynaklı, yol çok uzun sürdü. Metro ise tam bir felaket, Rio tatili boyunca güvende hissetmediğim iki yerden biri metroydu. Binmeyin derim!
NOT: Brezilya vizesi hakkında detaylı bilgilere de Turna.com üzerinden ulaşabilirsiniz.
Cok faydali oldu yaziniz. Umarim Rio tatilimden once gezilecek yerler ve plajlarla ilgili yazinizi da okuma firsatim olur. ✈️ Elinize saglik.