Uçak Bileti

Kıbrıs, Akdeniz’in üçüncü büyük adası. Anadolu’nun 65 km güneyinde yer alan ve yalnızca Türkiye’nin tanıdığı bağımsız bir devlet olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Türkiye’nin tatil cenneti. Karadan yalnızca Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile sınırı olan KKTC, Akdeniz’in kuzeyinde Türkiye, doğusunda Suriye, İsrail ve Lübnan, güneyinde Mısır ve kuzeybatısında ise Yunanistan ile çevrili.

Türkiye’den vize ve pasaporta ihtiyaç duymadan kolayca giriş yapılabilen Kıbrıs, renkli gece hayatı, kumarhaneleri ve lüks otellerin yer aldığı eşsiz kumsalları ile biliniyor.

Kıbrıs gezilecek yerler

Sardunya ve Sicilya’dan sonra Akdeniz’deki en büyük ada olan Kıbrıs, bakir koyları, incecik kumlarla kaplı plajları, dünyanın dört bir yanından turist çeken kumarhaneleri ve eğlence mekanlarıyla göz alıyor.

Doğu Akdeniz’in en önemli turizm destinasyonlarından biri olan Kıbrıs’ın resmi ismi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak geçiyor. Bağımsızlığı Türkiye dışında başka bir ülke tarafından tanınmayan Kuzey Kıbrıs halkı, üzerinde bulunduğu adanın güney kesimini Rumlarla paylaşıyor.

Adada tatil için en uygun zaman dilimi ise mayıs-haziran ve eylül-ekim ayları arasındaki dönem. Temmuz ve Ağustos aylarında 40 dereceleri bulan sıcaklardan bunalmamak için tatil planlarınızı bu tarihlere çekmekte yarar var.

Mobil Uygulama

Kıbrıs’ta pek çok gezilecek adres mevcut. Yedinci yüzyılda Arap akınlarına karşı kentin korunması için yapılan Girne Kalesi, Lüzinyanlılar döneminde hapishane olarak kullanılan ve Girne Dağları’nda 950 metre yüksekliğe kurulan Buffaveneto Kalesi, Gotik mimarinin güzel örneklerinden olan Bellepais Manastırı başlıca tarihi dokular.

Onları ise, Girne ve çevresinden elde edilen buluntuların sergilendiği bir ikon müzesi olarak kullanılan Eski Arkhangelos Kilisesi; Kıbrıs’ın en görkemli ibadethanesi olarak kabul edilen Selimiye Cami takip ediyor.

Venediklilerin Lefkoşa’yı savunabilmek için inşa ettikleri Lefkoşa Surları ise mutlaka görülmesi gereken nokta. Daire şeklinde üç mil çevresi olan bu surların üzerinde her biri bir kale sayılabilecek on bir burç ve 3 kapı bulunuyor.

Kıbrıs Gezilecek Yerler

1. Girne

Girne, Kıbrıs’ın incisi. Adanın en gözde tatil beldesi olan ve milattan önce onuncu yüzyılda Akalar tarafından Kyrenia ismi ile kurulduğu düşünülen Girne, Roma kaynaklarında Corineum olarak geçiyor. Kıbrıs’ın tarihi ile aynı olan kent, Bizans döneminde birkaç kez Arap korsanları tarafından yağma edilmiş.

Adanın en kuzeyindeki liman kenti Girne, aynı zamanda birbirinden güzel beş yıldızlı otellere sahip. Girne Kalesi, plajlar ve nefis mekanlarıyla gece hayatı ve eğlenceli yapısıyla da tanınıyor. Birçok otel yılın her döneminde özel programlar düzenliyor. Bu yüzden Girne’ye adanın eğlence merkezi benzetmesi yapılıyor.

Güneyinde Girne Dağları, kuzeyinde ise Akdeniz bulunan bir liman şehri olan Girne, ülkenin en popüler turistik noktalarından. Kumarhaneleri, sahil boyunca uzanan restoranlarıyla ünlenen bölgede, Girne Kalesi, Beylerbeyi, St. Hilarion Kalesi, Hazreti Ömer Türbesi gibi yerler de ziyaret edilebilir.

2. Lefkoşa

Başkent Lefkoşa, adaya hava yoluyla seyahat edenlerin ilk uğradığı nokta. Ercan Havalimanı, Lefkoşa yakınlarında bulunuyor. Avrupa’nın bölünmüş tek başkenti unvanını taşıyan Lefkoşa’nın kuzeyi Türk yönetiminde. Özellikle Birleşmiş Milletler tarafından yönetilen Yeşil Hat ve Güney Kıbrıs’a geçiş noktası başkentin en ilginç noktaları arasında.

Adanın ortasında yer alan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin başkentliğini yürüten Lefkoşa, ülkenin en kalabalık ve hareketli şehri olarak biliniyor. Ülkenin kültür, sanayi, ticaret ve ulaşım merkezi konumundaki bu şehirde, Arap Ahmet Sokağı, Selimiye Camii, Barbarlık Müzesi, Arasta Sokak ve Haydar Paşa Camisi gibi yerler görülebilir.

3. Gazimagusa

Küçük bir ticaret limanı olan Gazimagusa, adanın doğusunda yer alıyor. Akdeniz’in en güçlü limanlarından birine sahip olan Gazimagusa, Türkiye’nin gerçekleştirdiği Barış Harekatı’nın ardından yaşanan süreçte belirsizlik nedeniyle hayalet şehre dönüşmüş durumda.

Doğu Akdeniz Üniversitesi’nin bulunduğu şehir, bölgenin ‘altın’ plajlarına sahip. Geçmişte dünyanın her bölgesinden turist çeken şehirde 1974 yılından beri aynen kalan yapılar insanı hayrete düşürüyor. Ülkenin tek derin su limanına sahip olan şehir, Akdeniz’in en çok güçlendirilmiş limanları arasında bulunuyor.

Altın rengi kumsalları ve uluslararası festivalleriyle görenleri kendine hayran bırakan bu şehir, ülkenin turizm alanındaki en önemli yerleşim yerlerinden biri. Gazimağusa’da görülebilecek oldukça fazla sayıda turistik ve tarihi yer bulunuyor.

Lala Mustafa PaşaCamii, Salamis Harabeleri, Othello Kulesi, Canbulat Müzesi, Sinan Paşa Camii, Namık Kemal Hapishanesi ile çeşitli kilise ve manastırlar kentin gezilecek yerlerinde ilk sıralarda.

4. Güzelyurt

Güzelyurt, Kıbrıs Adası’nın kuzeybatısında bulunan ve turunç bahçeleriyle çevrili şirin bir yerleşimi. Verimli toprakları bulunan Güzelyurt’ta portakal, greyfurt, kavun, karpuz, mandalina ile çeşitli sebzeler yetiştirilerek, turunçgillerin bir kısmı meyve suyu olarak ada genelinde tüketilmekte bir kısmı ise ihraç ediliyor.

İsmini doğasının zenginliği ve güzelliğinden alan Güzelyurt, 1998 yılına kadar Lefkoşa’ya bağlı bir yerleşim yeriydi. Çıkarılan yasa ile ilçe statüsüne çıkarılan Güzelyurt, ülkeye giden yabancı turistlerin olduğu kadar yerel halkın da gözde ziyaret noktalarından biri.

Kuzey Kıbrıs’ın batısında bulunan Güzelyurt, narenciye üretimiyle tanınıyor. Şehrin büyük bölümünde narenciye bahçelerinin mis gibi kokusunu duymak mümkün. Tarihi ve kültürel miras açısından oldukça zengin bir varlığa sahip olan şehirde Soli Bazilikası, Pigades Tapınağı gibi tarihi yapılar her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor.

Güzelyurt bakir doğasıyla da ilgi çekiyor. Mamas Manastırı, Pigades Tapınağı, Toumba Tu Skouru, Güzelyurt’un başlıca gezilecek yerleri.

Mamas Manastırı, on ikinci yüzyılda yaşamış bir Hıristiyan bir aziz adına, Güzelyurt kent merkezinde yer alan bir manastır. Lüzinyan döneminde Bizans kilisesi kalıntıları üzerinde inşa edilen ve son halini on sekizinci yüzyılda almış bir yapı.

On ikinci yüzyılda Güzelyurt çevresinde yaşamış bir Hıristiyan olan Aziz Mamas’ın mezarı ise kilisenin kuzey girişinin hemen sol tarafında yer alıyor. İkon bölümü Lüzinyan ve Venedik dönemine değin uzanan mezarın dört Venedik sütunundan biri üzüm, incir ve kalkan motifleri ile bezenmiş. Kilisenin kuzey ve doğusunda yer alan manastır yapıları günümüzde ofis olarak kullanılıyor.

Pigades Tapınağı, Güzelyurt ilçe sınırları içerisinde, Yılmazköy-Çamlıbel yolu üzerinde, Hisarköy yakınlarında yer alıyor. Pigades Tapınağı ile birlikte Tumba Tu Skuru Mezarları, Karmi Köyü’nde yer alan Tunç Çağı Mezarlığı, Tuzla Köyü yakınlarındaki Engomi Tapınağı adanın, 3500 yıl öncesinden kalma en önemli kalıntıları olarak kabul ediliyor. 

Geç Tunç Çağı’na (MÖ 1600-1050) tarihlenen Pigades Tapınağı, ilk kez 1951-1952 yıllarında Oxford Ashmolean Üniversitesi Sanat ve Arkeoloji Müzesi ile Avustralya Sydney Üniversitesi ekipleri tarafından kazılmış. Kazılar sırasında alanda saptanan sunak ise 1969’da yeniden inşa edilmiş. Kazılardan elde edilen bilgiye göre, inşa edildiği dönemde tapınağın Yunan adaları, özellikle de Girit ile dini temele dayalı politik ve ticari ilişkiler içinde olduğu görüşü hakim.

5. Dipkarpaz

Karpaz, Kıbrıs’ın kuzeydoğu ucundan Anadolu’ya doğru uzanan, sivri ve uzun bölge. Yüzölçümüne oranla küçük bir nüfusun yaşadığı Karpaz Yarımadası, milli park statüsünde olduğundan koruma altında bulunuyor.

Karpaz Yarımadası huzur veren sessizliği, yeşilliklerin süslediği masmavi koyları, upuzun kumsalları, el değmemiş doğası ve geçmişin görkemine tanıklık eden tarihi kalıntıları ile cennetten bir parça. Kuzey Kıbrıs’taki tek Milli Park olan Karpaz, son yıllarda yapılan yatırımlarla çok farklı turizm aktivitelerinin de yapılabildiği bir çekim merkezi durumuna gelmiş durumda.

Tarihî ve doğal görünümüyle Kıbrıs’ın önemli bölgelerinden biri olan Karpaz, tarih boyunca medeniyetten kaçmak ya da inzivaya çekilmek isteyenlerin uğrak yeri olmuş. Birçok antik kenti, manastırı ve çeşitli uygarlıkların izlerini barındıran Karpaz Yarımadası’ndaki manastırların en ünlüsü de Apostolos Andreas Manastırı. Karpaz’ın en önemli antik kalıntı ise, Karpasia Antik Kenti.

Kuzey Kıbrıs’ın en bakir yerleşim yerlerinden Dipkarpaz, Rumlar için manevi anlam taşıyan çok sayıda tarihi varlığa da sahip. Apostolos Andrea Manastırı’nı görmek için her yıl binlerce Rum bölgeye akın ediyor. Küçük köy ve kasabaları, doğal güzellikleri ve leziz tarım ürünleri ile hazırlanan yemekleri Dipkarpaz’ın öne çıkan özelliklerinden.

6. İskele

Yaklaşık 25 bin nüfuslu bir yerleşim yeri olan İskele‘de bulunan Agios Iakovos Kilisesi bölgenin en önemli turistik yapılarından biri. Oldukça sakin ve huzurlu bir atmosfere sahip olan İskele, yolu Kıbrıs’a düşenler için harika bir dinlenme adresi.

7. Lefke

Lefke-Kibris

Lefke, adanın kuzeyinde, Güzelyurt Körfezi’ne bakan ve Güzelyurt’a bağlı bir kasaba. Lefke, Venedikliler döneminde İtalyan Katoliklerin yerleştiği bir bölge iken Osmanlı hakimiyetinde çoğunlukla Türk sakinlerinin yerleştiği bir bölge olmuş. Gemikonağı’ndan başlayarak Osmanlı dönemine ait mimarî yapı örneklerini görebileceğiniz Lefke’de, modern evler, sarı taştan yapılan büyük konaklar, Osmanlı mimarî örnekleri, maden ocağının faal olduğu dönemlerde yapılan işçi evleri, kasabanın dokusunu oluşturuyor.

Lefke, Soli ve Vouni Antik Kentleri ile tam bir antik kent cenneti. Yeşilırmak’taki Yeşilırmak Taşı (Petra Tou Limniti) ise Lefke’nin en önemli tarihi kalıntıları arasında. Bunların yanı sıra, su kemerleri, Piri Mehmet Paşa Camii, Orta ve Aşağı Camiiler de Lafke’nin ziyaret edebileceğiniz yapıları arasında.

Soli Antik Kenti, Lefke’de, verimli topraklar üzerinde, bakır yatakları ve limanıyla, adanın önemli konuma sahip kenti. Koruma altında bulunan Soli, milattan önce kurulan 9 dokuz Kıbrıs krallığından biri. Tarihi MÖ 700’lere tarihlenen Soli, en parlak yıllarını Roma döneminde yaşamış. Soli’de yapılan kazılarda Helenistik döneme ait altın ve gümüş takılar, MÖ 1’inci yüzyıla ait olan ve Güney Kıbrıs’taki Kıbrıs Müzesi’nde yer alan Afrodit Heykeli ile MÖ 2’inci yüzyıla ait amazonlarla savaşı betimleyen kabartmaların bulunmuş.

Agoraya açılan sütunlu cadde, mermer anıtsal çeşme, tatlı su kaynakları, korunaklı bir liman, ayrıca bakır yatakları ve bakırı işleyecek bol miktarda odunun bulunması Soli’nin burada kurulan ilk yerleşim olmayabileceğini göstermektedir. Nitekim arkeolojik kazılarda İ.Ö. 11. yüzyıla önemini ortaya koyuyor. Soli’de günümüze kadar gelen en önemli eserlerin başında Soli Bazilikası ve sonrada restore edilen Soli Tiyatrosu geliyor.

Soli Bazilikası, Kıbrıs’ta inşa edilen ilk kiliselerden biri. Üç kapılı bir girişle başlayan ve bunu dört tarafı sütunlarla çevrili, çeşmeli bir avlunun izlediği bazilika iki yüz metre uzunluğunda. Hristiyanlık geleneğinde Soli Saint Mark’ın, Saint Auxibus tarafından vaftiz edildiği yer olarak kabul ediliyor.

Soli Tiyatrosu, Roma döneminde bir zamanlar aynı yerde bulunan Yunan tiyatrosunun yerine yapılmış. MS 2’inci ila 3’üncü yüzyıla tarihlenen yapı dört bin kişilik kapasiteye sahip. İzleyicilere ayrılan yarım daire şeklindeki oturma sıralarının olduğu antik tiyatronun mermer sahnesi heykellerle süslü. Tiyatronun batısındaki bir tepe üzerinde İsis ve Afrodit’e adanmış bir tapınağın izleri bulunuyor.

Ülkeye girmek isteyen Türk vatandaşlarından vize ve pasaport istemeyen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne gitmek için kimliğinizi yanınıza almanız yeterli. Kimliğinizle yapacağınız girişlerde, 90 gün boyunca ülkede kalma hakkınız bulunuyor. Doğası ve masmavi koylarıyla görenleri büyüsü altına alan bu şahane ülkeye dair plan yaparken, Kıbrıs uçak bileti fırsatlarını takip etmeyi ihmal etmeyin.

Otobüs Bileti

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here